Kayıtlar

Bir Altın Balık Masalı

Resim
  Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; pireler berber, develer tellal iken, ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken köyün birinde yaşlı bir balıkçı ve karısı yaşarmış. Zor geçinen bu iki ihtiyar karınlarını doyurmak için balık tutarmış. Günün birinde yaşlı balıkçı sabahın erken saatlerinden evden çıkmış. Bugün karınlarını doyumak için karısı ve kendisine mutlaka bir balık yakalaması gerekiyormuş. Yaşlı balıkçı yavaş yavaş balık tutacağı yere gitmiş ve ağını atmış. Beklemiş balıkların gelmesini. Birden ağ çok ağırlaşmış. İçinde sadece küçük bir altın balık varmış. “Bırak beni yaşlı balıkçı! Karşılığında sana sihirli bir şekilde istediğin her şeyi vereceğim! ”. demiş balık. Alçakgönüllü ve iyi olan yaşlı adam, “Hiçbir şey istemiyorum, sevgili küçük balık, sen yoluna devam et” demiş ve balığı ağdan kurtarmış. Yaşlı balıkçı eve döndüğünde karısına her şeyi anlatmış. Karısı yaşlı adamın davranışına çok sinirlenmiş ve bağırarak; “Küçük balığa geri dön ihtiyar

Mutlu Kirpinin Masalı

Resim
  Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde ormanın birinde yaşayan küçük bir kirpi varmış. Bu kirpinin adı Dikenli imiş. Dikenli ormanın en sonunda, bütün hayvanlardan uzak bir şekilde yaşıyormuş. Kimseye yaklaşmıyor, pek fazla da konuşmuyormuş. Ama bunların hepsinin bir nedeni varmış. Günlerden bir gün Dikenli sabahın erken saatlerinde kalkmış ve yürüyüşe çıkmış. Günün en çok sabah saatlerini seviyormuş çünkü o saatlerde bütün hayvanlar uyuyor o da rahatça dolaşıyormuş. Evinden çıkan Dikenli yürümeye başlamış ama gelin görün ki o sabah ondan önce kalkan bir aile varmış. O aile de sincap ailesiymiş. Dikenli bir ağacın arkasından sincap ailesini izlemeye başlamış. Anne sincap kahvaltıyı hazırlamış ve yavrusu oturup yemeğe başlamış. Daha sonra anne sincap yavrusunun başını okşamış ve yanına oturmuş. Bu durum Dikenli’yi çok üzmüş. Aslında bu üzülecek bir konu değilmiş ama Dikenli’nin hayatı boyunda daha hiç kafası okşanmamış. İşte bu yüzden dikenli çok üzgünmüş. Ağacı

Karınca Masalı

Resim
  Günlerden bir gün bir karınca krallığı varmış. Bu krallıkta karıncalar iş bölümleri yapmış ve çalışarak krallığı büyütmüşler. Ama bazı karıncalar varmış ve bu karıncalar herkes çalışırken tembellik yapmaya ve çalışmaktan kaçmaya başlamışlar. Bu karıncalardan biri de  Muhittin  mış.  Muhittin  genç bir  karıncadır ve çalışmayı hiç sevmezmiş. Bir gün Ali adında bir karınca bu duruma çok sinirlenmiş ve bizim tembel karıncamıza ders vermek istemiş. Diğer karıncalara da bu durumu anlatmış ve bir karar vermişler. Muhittin ın erzak vermemeye ve diğer karıncaların işe yetişemediğini söylemeye karar verirler. Günler geçmiş Muhittin çok acıkmış ve kendisine için yemek bulmak istemiş. Yemek arama macerasına atıldığında ise diğer karıncalar çok sevinmiş ve merakla onu izlemeye gitmişler.  Macerada tembel karıncamız Muhittin yemek buldukça bu işi sevmiş ve daha fazla bulmaya başlamış. Bunu gören diğer karıncalar çok mutlu olmuş ve koşup ona yardım etmeye başlamış. Bu günden sonra da tüm karıncala